tag:blogger.com,1999:blog-43689087932826950262024-03-05T03:00:31.352-08:00Arı Mayazakireplikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.comBlogger11125tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-78345090766601663422013-03-04T19:40:00.002-08:002013-03-04T19:42:50.669-08:00los lunes al sol<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;">Hiç susmasın diye tam sonuna gelince başa sarıyorum. "Bir süre yere paralel gittikten sonra" son buluyor kendiliğinden:</span><br />
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/H8aVuM62ng0?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<div>
<br /></div>
replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-66609951430609445242013-02-12T16:13:00.000-08:002013-02-12T16:13:33.091-08:00Sebebimizsin Selva Teyze!<span style="font-family: Times,"Times New Roman",serif;">Güzelliğiyle muhitin tüm beyzadelerini peşinden koşturan Selva teyzem, lâtif şakalarıyla köşk eşrafının da gözbebeği konumundaydı. Şürekalarıyla çıktığı pazar pikniklerinde şanson terennüm eder, civarda bulunan dişi bülbülleri dahi kıskandırırdı. Tahsilini Paris'te yaparken, bir sonbahar öğleden sonrası yapraklarını dökerken ıhlamur ağaçları katedralin önünde, eski Türk filmlerinde köyden gelip, konağın entelektüel ve şımarık kızına aşık olan Ferdi Tayfur gibi bir adam düşledi. Hikâye bu ya, düşleri gerçek oldu. İstanbûl'a döndüğü o akşam bir kamyon şöförüyle tanıştı. Hemencecik aşık oldu. Lâlâsının itirazlarına aldırmadan, onu müteessif bir hâlde bırakarak sabaha karşı kaçtı şöför Ferdi ile.<br /><br /><br /><br />Bir ay içinde solmuş bir gül gibi dört duvar arasında buldu kendini zavallı kadın. Şöför Ferdi, uzun yolculuklara çıkıyor, bazan haftalarca gelmiyordu. İşte bugün tüm ailemizin başına kara bulut gibi çöken alışkanlığı o gün edindi. Sigaraya başladı Selva teyzem! Annem bazan Paşa Dede'sinden bihaber (Paşa Dede, Selva teyzemi "silmişti". Şöyle söylemişti kaçtığını öğrenince: "Bir daha bu eve adımı atmayacak! Sildim onu...Hiç kimse görüşmeyecek onunla, konu kapanmıştır!") Anadolu'nun ücra bir kasabasında yaşayan Selva teyzemi ziyarete giderdi. Bu ziyaretler esnasında iki kız kardeş kederlenirdi. Böylece annem de sigaraya başladı.<br /><br /><br /><br />Az önce balkonda ben, annem ve kardeşim sigara içiyorduk. Selva teyzemin sigaradan kararmış dişlerini konuşup gülüştük. Duman boğazıma kaçtı, öksürdüm. "Çok yaşa" dedi kardeşim, "hapşırmadım ki öküz!" dedim ve ekledim: "Hep beraber."</span>replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-35260731424751178532012-12-29T01:03:00.000-08:002012-12-29T01:21:28.599-08:00Her Zaman Bir Yerlerde<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;">Ben seni bilmiyorum, sen de beni. </span><br />
<div>
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;">Bir kirpi biliyorum. Adı Pata. Bazı geceler karşılaşıyoruz. Sokaklar boşken görünüyor bana. Yanımda birileri varken karşılaşmadık hiç. Böyle anlarda beni izlediği ama sırrımızı hiç kimseyle paylaşmak istemediği hissine kapılıyorum. Böyle hissetmek iyi. Onu ne zaman görsem etrafını kuşatan tel örgülerden kurtulmaya çalışıyor. Çantamda kerpeten taşıyorum bu yüzden. Tel örgülerin diğer tarafında görmedim onu hiç. Yani grinin olmadığı, yeşilin hakim alanında demek istiyorum. Hep caddelerde, yürüyüş yollarında Pata Pata dolaşıyor. Sürekli şaşkın bir ifadeyle bakıyor. İlk kez görmüş gibi beni...Neden böyle davrandığını bilmiyorum. Ben seni bilmiyorum. Sen de beni bilmiyorsun.</span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;">Bazen bilmemek iyi.</span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, Times New Roman, serif;"><br /></span></div>
<div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/5kxQ4kBwFBc?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>
<br /></div>
replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-58132124892963805892012-05-31T14:01:00.000-07:002012-06-05T07:22:28.364-07:00Kirazlı Yaz<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Sene 91. Yaz tatilinde Ankara Ayaş'tayız. Annem, müteveffa babam ve ben. Henüz kardeşim yok. Teyzemlerin kiraz ağacı var, devasa. Dallar kırılacak neredeyse bolluktan. Bereketli yıllar. Oturmuş ağacın gölgesine, kafama değen dallardan kiraz yiyorum. Mahallenin çocukları geliyor, yemek istiyorlar nefis kirazlardan. Aç gözlüyüm, meydan okuyorum çocuklara: "Hepsi benim" diyorum, "hepsi benim!..." Dayak yiyorum. Kiraz gibi açılıyor kaşım. </span><br />
<div>
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhHg7Ya1YPyo9Y0o-UIxwwj_o0lrQx3URy9muDbQY3vBT-cXRXIyDNV-UQciZyiL1pDP4gyQaFe1GYbJQupi7oEbqO2tgu3U9GUB2Z_r-ffyeXpB1CtGQmC_26UKNn4WdhZtgWzVq5rJc0/s1600/Kiraz+ve+vi%25C5%259Fne+yeti%25C5%259Ftiricili%25C4%259Fi.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"></span></a></div>
<div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://img.webme.com/pic/n/neste/meyve1.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="http://img.webme.com/pic/n/neste/meyve1.jpg" width="186" /></a></div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Keşke dedim az önce, keşke otursam yine kiraz ağacının gölgesine, paylaşsam çocuklarla kirazları -hem dayak da yemezdim üstelik- ama boş bir hayaldir biliyorum, geri gelmeyecek o kirazlı yaz... Ben büyüdüm ve hayatın tüm meydan okumaları karşısında ezildim.</span></div>replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-18214610946447718312012-05-25T11:38:00.001-07:002012-06-05T07:27:13.196-07:00Çöl<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Çöldeysen ve ateşin başına oturduysan bir gece, söylenenler anlamını yitirir. Yepyeni anlamlar peşinde koşarsın. Sözlerden çok kelimelerle ilgilenirsin. Doğru kelimeyi bulabilmek için sürekli kuma yazan ve silen, yazan ve silen o Şaolin rahibiyle ilgili hikâyeyi anımsarsın. Bu hikâye bir parça hüzünlendirir insanı. Ejderhaları, ağızlarından ateş topları fırlatan başka yaratıkları düşler, mahlukatların en zayıfı olan insana biçilen sonsuz anlamlara dair kelimeler yakıştırmaya kalkarsın. En doğrusu bu dersin, işte bu! Oysaki doğru kelime diye bir şey yoktur çölde ve hayatta.</span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://www.marcopolis.net/images/stories/morocco_report/interviews/onmt/morocco-night-desert.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="211" src="http://www.marcopolis.net/images/stories/morocco_report/interviews/onmt/morocco-night-desert.jpg" width="320" /></a></div>replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-22845520499900503802012-05-11T21:43:00.000-07:002012-05-12T19:19:46.119-07:00Çürüme<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Uyuyamadığınız gecelerde, sabaha karşı bir sigara yakıp pencerenin karşısına geçeceksiniz. Güneşin doğup doğmadığını kontrol etmek için apartmanların pencerelerinde nostaljik sarı yansımalar arayacaksınız. Henüz doğmamış...Bir kedinin binaları çevreleyen duvarların üzerinde kararlı yürüyüşü hızlı bir tedirginlik kazandığında düşünecek, düşünecek, çeşitli tahminler yürütecek ama bir türlü sebebini öğrenemeyeceksiniz. Gizemin daniskası budur işte! Güvercinler, ilk kez gittiği lunaparkta her şeye bakmak için deli gibi sabırsızlanan çocuklar gibi, balkonların demir parmaklıklarında yürürken arada durup etrafa hızlıca göz gezdirecek sonra yine yürümeye devam edecekler. Sonra etrafını kuşatan bu beton yığınlarını, saksılardaki çiçekleri, bizi, bizim usulca çürüyüşümüzü düşüneceksiniz. Dolu küllüğe bastığınız sigaranın kötü kokusu canınızı sıkacak. Pencereyi kapatıp çöpe doğru yürürken sen, güneş de yavaş yavaş doğuyor olacak.</span><br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Doğsun.</span></div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYU_cCP7VpJj8ssOfRm6EDcCn0etWm0OxVEHCJR7H40wt32FqLUM3u-OLtoF6qAJNmaioLxPZXVjLuZpIqp748b_0fybqWqd-mTgoHgXQWuZ_rGlfLxsJWEZGtmROjxliWs-5c0_uGCrVD/s1600/tumblr_lk9b2yxryn1qjuf28o1_500.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="238" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjYU_cCP7VpJj8ssOfRm6EDcCn0etWm0OxVEHCJR7H40wt32FqLUM3u-OLtoF6qAJNmaioLxPZXVjLuZpIqp748b_0fybqWqd-mTgoHgXQWuZ_rGlfLxsJWEZGtmROjxliWs-5c0_uGCrVD/s320/tumblr_lk9b2yxryn1qjuf28o1_500.jpg" width="320" /></a></div>
<div>
<br /></div>replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-14918197568690896252012-04-01T14:05:00.001-07:002012-05-24T16:19:01.787-07:00Gölgeler<div style="text-align: left;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="http://tr.freeimagesarchive.com/data/media/12/siyah.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="http://tr.freeimagesarchive.com/data/media/12/siyah.jpg" /></a></div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">"Bir mağaranın dibinde oturuyoruz ve hayatın gölgelerini seyrediyoruz."</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"> HATIRLAMAK </span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"> Sigara yakıyorsunuz. Bir nefes çekiyorsunuz. Sonra dudaklarınızdan uzaklaştırmak istiyorsunuz başka bir nefese ihtiyaç duyacağınız ana kadar. Otomatik pilottasınız. Sizsiz size rağmen işliyor bu süreç. Sigara dudaklarınıza yapışıyor bazen. Süreci sekteye uğratıyor bu durum. Kontrolünüzde gerçekleşen ama sürekli bir kontrol istemeyen işleriniz aksadığında canınız sıkılır. Sigarayı dudaklarınızdan çektiğinizde acı hissi duyacağınızı biliyorsunuz. Hatırlıyorsunuz. Hareketleriniz tüm mekanikliğini yitiriyor. Sakin, ağır ve anlamlı bir sükunet kazanıyor. Hatırlayın.</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"> UNUTMAK</span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span></div>
<div style="text-align: left;">
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"> Bir mağaranın dibinde oturuyorsunuz. Kertenkeleden bir farkınız yok. Buraya kuyruğunuzu bacaklarınızın arasına kıstırıp gelmeniz dışında. Her yerde gölgeler var. Her yerde. Görüyorsunuz. Gözlerinizi kapatıyorsunuz. Karanlığı ancak karanlık besler. Unutuyorsunuz. Kendi karanlığınızdasınız şimdi. Korkuyorsunuz. Yeni bir sırrınız var artık. Kertenkele. Unutun gitsin.</span></div>
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-79855731661490425852011-12-29T05:57:00.000-08:002011-12-29T05:57:19.649-08:00Posta Kutuma Düşen Çorap<br />
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEglIdcYX3-b9IICeh8uzgeVzZhi4Ej-pvHgI68zSRy_dcjjlPEYfsUhYBNJs-XU2ghURtoR6kTqU_t48YND5eCmxmXFpEofa_o2nseDrPjN7Cbs-wIyvuOpTaywB96-5JFKCHmrkXdHMSgE/s1600/G%25C3%25B6r%25C3%25BCnt%25C3%25BC0024.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="256" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEglIdcYX3-b9IICeh8uzgeVzZhi4Ej-pvHgI68zSRy_dcjjlPEYfsUhYBNJs-XU2ghURtoR6kTqU_t48YND5eCmxmXFpEofa_o2nseDrPjN7Cbs-wIyvuOpTaywB96-5JFKCHmrkXdHMSgE/s320/G%25C3%25B6r%25C3%25BCnt%25C3%25BC0024.jpg" width="320" /></a><span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"> Bugün mucizevi bir şey oldu. </span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Sıradan hafta içi programım olan üniversiteye gitmek, kahvaltı niyetine dünyanın </span><span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">en berbat poğaçalarını iştahla hüpletmek, hocanın gelmesini beklemek, hocanın gelmesini biraz daha beklemek ve </span><span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">bilumum mastar ekli boktan işler derken akşamı etmiştim. Dolapta beni bekleyen 2 adet birayı düşleyerek peyderpey</span><span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"> yağan yağmurun altında evin yolunu tuttum. Her zamanki gibi posta kutuma yöneldim. Aylardır beklediğim o kadının</span><span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"> mektubunun gelmiş olabileceğini ümit ederek. Beklediğim mektup </span><span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">yerinde olmadığı gibi, hiç beklemediğim bir şey vardı posta kutumda: Dürülmüş çorap. </span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Bir süre öylece bakıştık çorapla. Suratımın şekilden şekile girdiğini hissediyordum ama çorap, lacivert ve çok ciddiydi, kahkahayı basmanın ne yeriydi ne de zamanı. Ani bir kararla merdivenleri hızlıca çıkıp daireme girdim. Ayakkabılarımı çıkarıp çoraplarıma baktım anlamsızca. O sıra sorular da aklımda peydâ olmaya başladı: Posta kutumda çorabın ne işi vardı ? Postacının tatsız bir şakası mıydı bu ? Yoksa biri bana tehditvari bir mesaj mı vermek istiyordu ? Eğer öyleyse neden biri beni tehdit etsindi ki ? Çamaşır asarken bile çorapları eşleriyle yan yana asmaya özen gösteriyordum oysaki. anlamıyordum, anlayamıyordum ve içim içimi yiyordu...</span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Yan dairede oturan komşuma durumu açıklamadan posta kutusunun anahtarlarına ihtiyacım olduğunu, çünkü çok evvelden gelmiş olması gereken bir mektubun postacının dalgınlığına gelerek onun posta kutusuna atılmış olabileceğini söyledim. Amacım belliydi: Daha fazla paranoyaya bağlamadan bu durumu çözecektim. Anahtarı aldığım gibi posta kutusunu açmaya gittim. Kalbimin sesini derin bir nefesle bastırıp kutuyu açtım. Kutuyu açmamla beraber ağzım, burnum, gözüm de açıldı: çimen yeşili, gök mavisi çoraplar! Heyecanım artmıştı. Aynı bahaneyle bu kez karşı komşumdan anahtarını istedim: Nar çiçeği kırmızısı, zeytin yeşili, üzerinde çıpa şekli bulunan mavi çoraplar...</span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Bir gün beklemekten vazgeçtiğimde posta kutumda duran lacivert çorapları ayağıma geçirip, gideceğim.</span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Merak etmeyin, kartpostal atmayı ihmal etmem.</span><br />
<div>
<br /></div>replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-10198795942009314132011-08-08T18:46:00.000-07:002012-04-01T14:08:40.492-07:00Sargın<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5FxYerbaztNty_RPGX5JQmH0ugmyzuQ3ICkzUEw_9zcRwrHznzBugCZo-UD4YUT0nGsJsrxIbw5cN_NVXLu1LZD3TflLStvkkqMoeUW3Q5Fg7GC7X16dO0PulFpzA2MEIarGNAtC1SgnN/s1600/G%25C3%25B6r%25C3%25BCnt%25C3%25BC0016.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="292" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi5FxYerbaztNty_RPGX5JQmH0ugmyzuQ3ICkzUEw_9zcRwrHznzBugCZo-UD4YUT0nGsJsrxIbw5cN_NVXLu1LZD3TflLStvkkqMoeUW3Q5Fg7GC7X16dO0PulFpzA2MEIarGNAtC1SgnN/s320/G%25C3%25B6r%25C3%25BCnt%25C3%25BC0016.jpg" width="320" /></a></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">"Her iyi yemekten sonra siyah çay içermiş başını geriye yaslayarak.Sadece sarhoş ve aşık olduğunda oturarak işermiş.Ailenin aptalı o imiş, öyle diyor.Gemisi şişenin içinde dururmuş, bazen sallar mutlu olurmuş.Gazetelerde savaş haberleri yokmuş, mertlik bozulmuş-muş..."</span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Tuhafta bir adı var, şey...Neydi ? Bokum ben diyor, bok! Bokların adı olmaz, kıvamı olur, kokusu olur adı olmaz.Toplum bokuyum ben, o sıçtı beni buraya.Bir bokun ödevi sıçıldığı yerde öööyle durmaktır, durmak ve toprağa karışmak...</span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Sabaha karşı 4-5 suları.Haydarpaşa Garı'ndayım.Okkalı bir yudum alıyor kırmızı tuborg'dan ve anlatmaya başlıyor: "O zamanlar Yakacık'ta oturuyoruz, 80'lerin ortası, bahçeli bir evimiz var.Bahçesinde 6'ya 6 çift kale maç yaparsın o derece.Huzurluyum, insanlar sıcak, bitkiler senin benim boyumda.Aydos'tan esen rüzgar çam iğneleriyle tutuşturduğumuz mangalı yelliyor, Marmara'daki bütün adalar, Yalova sahilleri önümde uzanmış.Düşün Kaşıkadası, şurup kaşığı kadar görünüyor.Sigaraya o güzelliğe daha yakın olmak için başladım.Ne keyif be..." Sigara çıkarıyor gömlek cebinden, yakıyorum.Kafası güzel.Saatine bakıyor ve "zamanı geldi" diyor.Neyin ? dememe fırsat tanımadan çıkarıyor oltasını." Tam <u>iskorpit</u> saati.Hafif aydınlandı mı hava yakalayamazsın." Bir-iki çektiğini alıyor.Sonrası ıskarta, hep kaya balığı.Kedinin tekine ziyafet çektiriyoruz anasını satayım.</span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Dalgakıran ilk gün ışığına hazırlanıyor.Balıkçı motorları dönüş yolunda.Anlatmaya devam ediyor.Belirli bir konu yok.Dinlemiyorum zaten artık.Mini etekli bir kadın beliriyor 20 metre ötemizde.Ağzında sigara denizi izliyor.Esen hafif meltemle gür saçları bir o yana bir bu yana savruluyor.Saçları dalgalardan yapılma.Sargın abi de bana anlatmıyor artık zaten, kendi kendine bir şeyler söylüyor.Tam anlaşılmıyor, yaklaşıyorum iyice, "Annem ölürse..." diyor.</span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">"Annem ölürse ne yaparım...</span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Annem ölürse ne yaparım ben..."</span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Tekrarladıkça gözleri nemleniyor.58 yaşında bir adam gözlerimin önünde ağlıyor şimdi.Ve ben 58 yaşında bir adam nasıl teselli edilir bilmiyorum.</span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br /></span><br />
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Onu bombok bir şekilde bırakıp denize bakan merdivenleri çıkıyorum."Dikkat et!" diye bağırıyor arkamdan : "Bastığın yerlere dikkat et! Güvercinler sıçmış olabilir, boka saplanmak istemezsin..."</span></div>replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com3tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-24194165502268558452011-08-03T07:05:00.000-07:002011-11-23T22:12:38.211-08:00Bir Sarmaşık Olsaydım<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<br /><iframe allowfullscreen='allowfullscreen' webkitallowfullscreen='webkitallowfullscreen' mozallowfullscreen='mozallowfullscreen' width='320' height='266' src='https://www.youtube.com/embed/lAvcmWK7jVE?feature=player_embedded' frameborder='0'></iframe></div>replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-4368908793282695026.post-45746011718113585852011-07-30T16:37:00.000-07:002012-04-01T14:07:23.843-07:00Kelimelerlerler<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj9Bap_WF9ca74veEeKqz-lUav7feoxPQdEHfry-p9T-c3B9jcqDr067qMUHqi4gwJIqXY47LqqSwewVCMFacZL6bMIrw3CFCsfHLtHDVIpf9vpUzRBPOXdVp4lY_VKBpvJKp8t1EiIxre4/s1600/G%25C3%25B6r%25C3%25BCnt%25C3%25BC0014.jpg" imageanchor="1" style="clear: left; float: left; margin-bottom: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEj9Bap_WF9ca74veEeKqz-lUav7feoxPQdEHfry-p9T-c3B9jcqDr067qMUHqi4gwJIqXY47LqqSwewVCMFacZL6bMIrw3CFCsfHLtHDVIpf9vpUzRBPOXdVp4lY_VKBpvJKp8t1EiIxre4/s320/G%25C3%25B6r%25C3%25BCnt%25C3%25BC0014.jpg" width="233" /></a></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Kelimeler var. Bazısını hiç sevmiyorum. Baştan savma, çaresiz kelimeler bunlar.Mesela 'Ay' ve onun halleri için kullanılan kelimeler: Hilal, Yarımay, Dolunay...Yarımay resmen kolaycılık değil de nedir ? <u><b>Yaralı Portakal</b></u> desek fena mı olur yani ? İzlerken melankolik bir tat verir hem ? Ya da <u><b>Kesik Tırnak</b></u> desek Hilal yerine ? bilemedim şimdi...Dolunay içinse <u><b>Büyürgezer</b></u> iyi bence.</span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br />
</span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><b><u>'Loş'</u></b>a da ayrı bir gıcıklığım var zaten.Sen ki şarabı hatırlat,sen ki bir gözleri ahuluyu, bir gül yüzlü güzeli, bir ceylan bakışlı leylâ'yı düşlet ama adın <b><u>'Loş'</u></b> olsun ? Oldu mu şimdi bu ? Olmadı, olmamalı! Daha fazla bahsedip canımı sıkmak istemiyorum efenim mazur görünüz beni.</span></div>
<div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;"><br />
</span></div>
<span style="font-family: Times, 'Times New Roman', serif;">Not: Fotoğrafta görülen resim yeşillik olsun, erik olsun diye kendi çizimlerimden alınmadır.Devamı gelebilir.</span>replikatakhttp://www.blogger.com/profile/15165256912763914190noreply@blogger.com2